Irkçı İsrail rejiminin Suriye’ye karşı karanlık emelleri

Soykırımcı İsrail rejiminin başbakanı Benyamin Netanyahu, artık Golan Tepeleriyle Teberya gölünün Suriye’ye geri verilmeyeceğini, Beşar Esad ile Suriye halkının Golan tepelerini unutmaları gerektiğini söyledi.

Terörist İsrail rejiminin askeri birlikleri de kışkırtıcı girişimleri doğrultusunda Golan tepelerinde askeri tatbikatını sürdürmektedir. Katil İsrail ordusunun Kuzey komutanlığı da Çarşamba günü yayınladığı bildirisinde İsrail ordusunun hafta sonuna kadar Golan Tepeleriyle Celile bölgelerinde askeri tatbikatını sürdüreceğini belirtti. ırkçı israil rejimi 1967 yılındaki 6 günlük Arap-İsrail savaşında, Suriye’nin Golan tepeleriyle Teberya gölünü işgal edip, 14 Aralık 1981 yılında Kenneset’te çıkardığı bir yasayla gayri meşru sözde İsrail topraklarına ilhak etti. BM güvenlik konseyi ise 17 Aralık 1981’de Golan tepelerinin Suriye’ye iade edilmesi gerektiğini vurgulayıp, işgalin uluslar arası hukuk ihlali olduğuna ilişkin 497 sayılı kararı aldı. Buna ilaveten BM güvenlik konseyinin 338 ve 242 sayılı kararı uyarınca, Golan tepeleri Suriye’ye iade edilmelidir. Fakat terörist İsrail rejimi BM kararlarını hiçe sayıp, Golan tepelerinin işgalini sürdürmekle kalmayıp, bu bölgeyi Yahudileştirmeye, Suriyelileri Golan tepelerinden sürmeye çalıştı.

Siyonist rejim Lübnan ile Suriye topraklarını da işgal etme girişimlerini sürdürdü. Fakat Suriye ile Lübnan Halkı ve ordusu ve özellikle Suriye hükümetiyle Lübnan İslami direniş hareketinin yakın işbirliği ve dayanışması sonucu, ırkçı İsrail rejiminin büyük İsrail devletini kurma planı suya düştü. İnsan avcısı Binyamin Netenyahu Amerika başkanı Barack Obama’yla 6 Temmuz 2010’da yaptığı görüşmede; İsrail’in Golan tepelerinin işgaline son vermesine karşılık Suriye’nin Lübnan Hizbullah’ıyla Filistin İslami direniş hareketi HAMAS’a ve İran’a verdiği desteği durdurması halinde Suriye ile barış anlaşması imzalamaya hazır olduklarını söylemişti. Fakat Beşar Esad , bu sinsi teklifi reddetmişti. Bu durum Suriye’nin 2011 yılından itibaren Suudi krallık rejimi, katar, Birleşik Arap emirlikleri ve NATO üyesi ülkelerin desteğindeki sözde özgür Suriye ordusu, ardından Tekfirci teröristlerin saldırı ve katliamına maruz kaldığına da açıklık getirmektedir.

Gerçek şudur ki; Soykırımcı İsrail rejimi ve destekçisi sömürgeci batılı güçlerin Ortadoğu ülkelerini işgal etme, parçalama, enerji kaynaklarını yağmalama, anti Siyonist direniş cephesini çökertmek amacıyla Suriye hükümetini devirme, bu ülkede etnik ve mezhep çatışması temelinde Suriye’yi bölüp parçalama, ardından Lübnan Hizbullahını ve Ordusunu etkisiz hale getirip, Filistin halkının özgürlük ve bağımsızlık mücadelesini yok etme girişimleri söz konusudur. Fakat Suriye halk direniş güçleriyle Suriye ordusu ve Lübnan Hizbullah’ının şanlı direnişi sonucu, Suriye devleti ve Beşar Esad hükümeti dimdik ayakta olduğu gibi, bütün tekfirci teröristleri imha etmeye sürecini hızlandırmıştır. Beşar Esad ise, Golan tepelerinin işgaline son verilmesi gerektiğini vurguladı. Lübnan Hizbullahı da geçenlerde Siyonist rejimin Golan tepelerinin işgaline son vermek için Suriye devletine ve ordusuna destek vereceğini ilan etti. Artık Suriye hükümeti, Batılı güçlerle Siyonist rejim işbirlikçisi gerici Arap rejimlerinin desteğindeki teröristleri imha ederek, Çarşamba günü 14 milyon beşyüz bin seçmen’in katılımıyla meclis genel seçimlerini yaptı. böylece Siyonist rejim ve destekçilerinin yayılmacı fitne ve komplolarını etkisiz hale getireceğini gözler önüne serdi.

Bijen Necefi