İsrail bölgede kriz ve huzursuzluğun ana kaynağı

  • 27 Temmuz 2017
  • 1.024 kez görüntülendi.
İsrail bölgede kriz ve huzursuzluğun ana kaynağı

Filistin topraklarının siyonist İsrail rejimi tarafından işgal edilmesi tüm ortadoğu krizlerinin merkezinde bulunuyor.

İran’ın BM Daimi Temsilci Yardımcısı İshak Al Habip dün Salı günü BM Güvenlik Konseyi toplantısında yaptığı konuşmada, bölgedeki tüm krizlerin merkezinde Filistin meselesinin yer aldığını bildirdi.

İran’ın BM Daimi Temsilci Yardımcısı İshak Al Habip, BMGK’nın dünkü “Ortadoğu’nun durumu ile Filistin meselesi” toplantısına katılarak, konuşma yaptı.

Siyonistlerin işgalciliğine değinen Al Habip, “Siyonist Rejim’in Filistinlilerle diğer ülkelerin haklarını ihlal etmesinin yanı sıra geçen onyıllar boyunca uyguladığı geliştirici politikaları ABD’nin yeni hükümetinin desteği sayesinde daha da arttı. 1948 yılından beri en az 14 kez komşuları ve bölgedeki diğer bazı ülkelere saldırı girişiminde bulunan Siyonistler, Amerika’nın bu desteklerine dayanarak, Filistinlilere baskı yapma tavrını sürdürüyor ki son olarak da Müslümanların Mescid-i Aksa’ya girişini engelleyip başka bir yasadışı davranma örneğini ortaya çıkardı” ifadelerini kullandı.

Filistin olaylarının tarihi süreci ve bununla ilgili olarak bölge çapında oluşturulan krizler işgal rejimi İsrail’in 60 yıllık Filistin toprakları üzerindeki sultası sürekli olarak saldırgan ve işgalci politikalarını sürdürmüş, başta Filistinliler olmak üzere öteki ülkeler ve halkların haklarını ihlal etmiştir. Sürekli olarak süre gelen bu insanlık dışı siyaset ise İsraille uzlaşma görüşmeleriyle barışın bölgeye yeniden kazandırılacağı düşüncesine iptal damgası vurmuş ve siyonist rejimin kaba kuvvet dilinden başka hiç bir şey anlamadığı gerçeğini, kendi saldırganlık siyasetlerinden kesinlikle vazgeçemeyeceğini göstermiştir.

İşgal rejimi İsrail tüm bu yıllar boyunca BM Güvenlik Konseyin ve diğer uluslararası kuruluşların Filistinle ilgili kararname ve bildirilerini hiçe saymış ve bunların hiç birine uymamıştır. Öyle ki halı hazırda İsrail’in saldırganlıkları, cinayetleri, ırkçılıkları, apartaydı ve yayılmacılıklarıyla ilgili BM’deki dosyası oldukça kabarıktır ve bun belgelerin her biri tek başına bu işgal rejiminin mahkum edilmesine yeterlidir. Ama tüm bunlara rağmen görüldüğü gibi siyonist İsrail rejimi halen kendi yayılmacılık ve işgalciliğini sürdürmekte. Bunun asıl sebebi ise başta Amerikan emperyalizmi olmak üzere diğer bazı batılı devletlerin İsrail’in bu işgalciliğine destek vermeleri, kollayıp kollamalarıdır. İsrail’e yönelik bu destekler ise bir halkın soy kırıma tabu tutulması ve yok edilmesi olmuştur.

Amerika’nın West Chester Üniversitesi öğretim üyesi ve tarihçi Prof. Lorens Davidson bu meseleyle ilgili olarak bir yazısında şöyle diyor:

“…Siyonistlerin asıl amacı kendi toprak ve ana vatanlarından dışarı atılmış olan Filistinlilerin sonunda tamamen dünya tarafından unutulmasıdır. aynen şu anda tüm dünya tarafından unutulmuş olan Amerikalı yerliler ve Kızıldırililer gibi…”

İşgalci Siyonist İsrail rejiminin siyasetlerinin bir başka hedefi daha bulunmakta. O da, Ortadoğu bölgesinin tamamının istenmedik bir krizle baş başa kalmasını ve ayağa kalkamamasını sağlamaktır.. Aslında bu kriz Amerika’nın Afganistan ve Irak’a saldırı başlatması ile başlamış ve halı hazırda IŞİD’in Suriye ve Irak’a yönelik başlattığı ve Arabistan rejiminin Yemen’e saldırdığı savaşla devam etmiş ve daha da yayılmıştır. Tüm bu savaş ve çatışmalardan asıl amaç ise Yeni Ortadoğu planının hayata geçirilmesi ve bölge ülkelerinin parçalanmasını küçük ve yutulabilir ülkelere dönüşmelerini sağlamaktır. Buna en açık ve somut örnek ise Irak’ın parçalanmasını destekleyen siyonist İsrail rejiminin sözde adalet bakanının açıklamalarıdır.

İşgal rejimi İsrail Adalet Bakanı Ayaled Shaked, Irak’ın bölünmesi ve bağımsız bir Kürt devletinin kurulmasının İsrail’in yararına olduğunu bildirerek, “Bağımsız Kürdistan”ın zamanı geldi, tüm gücümüzle Kürt devletinin arkasındayız” dedi.

İsrail’in Kürdistan Bölgesi Hükümeti ile ilişkilerini geliştirmesini isteyen Ayaled Shaked, “Şimdi Kürtler’e yardım etme ve onları destekleme zamanıdır” dedi.

Bu sürecin, Amerika ve siyonist İsrail rejiminin bölge siyasetlerinin bir parçası olduğu konusunda en ufak bir kuşku yoktur. Öyle ki Amerika bu çirkef siyasetini İsrail ve başta Suudi rejimi olmak üzere bölgenin bazı gerici Arap rejimlerinin yakın işbirliği ile sürdürmektedir.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.