Şehit Samir Kantar’ın eşi Zeynep Bercavi ile gerçekleştirilen röportajın tam metni

  • 05 Ocak 2016
  • 1.114 kez görüntülendi.
Şehit Samir Kantar’ın eşi Zeynep Bercavi ile gerçekleştirilen röportajın tam metni

Muhabir: İlk olarak Şehit Kantar ile Seyyid Hasan Nasrallah arasındaki ilişkiyi sormak istiyoruz. İkisi arasında nasıl bir ilişki vardı?

Bercavi: Seyyit Hasan Nasrallah gerçekte Samir Kantar’ın manevi babası idi. Hasan Nasrallah öyle bir rehberdi ki ilham ve güven veren konuşmaları ile 30 yıl boyunca İsrail hapishanelerinde tutuklu kalan eşimin serbest bırakılması için çalıştı. Kantar’ın serbest kalmasından hayatının diğer aşamalarına kadar hatta şehadetinde bile büyük etkiye sahipti.

Samir Kantar’ın Seyit Hasan Nasrallah’a olan ilgisi ve güveni öyle bir noktada idi ki benimle onun hakkında sohbet ettiğinde, eşimin ona olan aşkının ve saygısının büyüklüğünü hissedebiliyordum. Samir, başarısızlık karşısında benzersiz bir hisse sahipti. Seçimi direniş yolu, davranışları ise kudretli bir asker davranışı idi. Şehit Samir Kantar, İmam Hamanei ve Hasan Nasrallah’da cihat yolunu aydınlatan ve İsrail’in en kısa zamanda yok oluşunu müjdeleyen bir ışık görüyordu.

Muhabir: Samir Kantar’ın şehadet haberini duyduğunuzda ilk ne hissettiniz?

Bercavi: Her zaman onun şehadet haberini almayı bekliyordum özellikle de evden uzun süre uzak kaldığında. Doğrusu alışmıştım bu olayın gerçekleşmesini beklemeye çünkü her zaman konuşmasında şehadetten bahsederdi ve hayatının şehadetle son bulmasını isterdi.İşgalci İsrail aleyhine olan direnişinin şehidi olmak istiyordu. İsrail ile olan savaşta şehit olmayı arzu ediyordu. Şehit olmadan bir saat önce mesaj göndererek ben ve oğlumuz Ali’nin durumundan emin oldu ve bana Ali’ye çok dikkat etmemi tembihledi. Şehadet haberini duymak benim için çok zordu. Haber bir yıldırım gibi üzerime düştü ve kendimi kontrol edemedim. O an Samir’i kaybetmenin acısıyla ağladım ancak Allah bana hemen sabır ve güç verdi ,kendimi toparladım. Hakikati kabullenmeye başladım. Birkaç saat içerisinde başsağlığı için çok sayıda kişi aradı. O an bu durum karşısında bir sorumluluk duygusu hissettim. Şöyle ki Samir sadece benim kocam değildi o direnişin zaferler kazanmış bir ferdiydi. Hem ülkesinde hem de dünyada birçok seveni vardı. Bu doğrultu da bir sorumluluk almalıydım nitekim böyle de oldu.

Muhabir: Esir olduğu yıllardan size bahseder miydi?

Bercavi: 30 yıl tutukluluk ne kadar güçlü bir iradeye sahip olunursa olunsun hiç kimse için kolay değildir. Samir; esaret yıllarını konuşmalarında, sohbetlerinde anlatmıştır. Ne yazık ki bu kısa vakitte burada anlatabilmek mümkün değildir. Ancak onunla ilgili söyleyebileceğim tek şey, askerler ve gardiyanlarla alay ettiğini, onları nasıl kızdırdığını anlatırdı. Ve hapishanede gerçekleşen her kıyam hareketinin, her itirazın ardından İsrail sorgu memurlarının olumsuz davranışları ile nasıl karşı karşıya kaldıklarını anlatırdı. Bana, esaret altındayken de işgalci askerlerle silahsız bir şekilde mücadele edebildiği için mutlu olduğunu söylerdi.

Muhabir: Size göre, Şehit Kantar’ın Siyonizm ve Amerika’ya karşı direnen gençlere mesajı neydi?

Bercavi: Onun şehadeti şu an Amerika ve Siyonizm’e karşı savaşan gençlere Filistin’in özgürlük mücadelesinin sonuçlanacağının kesinliği konusunda bir mesajdır. Kantar, özgürlük yolunda gençlerin çok etkin olacağına inanıyordu. Samir Kantar seçkin bir insandı ve şehit olmasıyla onu kaybetmedik. Direniş yolunda daha çok Samir Kantarlar göreceğiz. Çünkü o direniş okulunun kapılarını açtı. Eşimin şehadetiyle, onun istediği sahne meydana geldi. İstemiş olduğu şey Allah yolunda Filistin’in özgürlüğü için şehit olmaktı.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.