İran-Umman ilişkileri bölge ülkelerine örnektir

Dini, Kültürel, Tarihi ve komşuluk, komşularla ilişkileri İran için öncelikli yapmakta fakat bölge düşmanları dost ve komşu ülkelerin ve İran ile Umma’ın güvene dayalı samimi ilişkilerini görmekten rahatsızlık duymaktalar.
Umman Dışişleri Bakanı Hamud Bin Faysal Elbu Saidi’nin geçen haftaki Tahran ziyareti ve İran dışişleri bakanı Mohammad Cevad Zarif ve içişleri bakanı Abdülrıza Rahmani Fezli ile görüşmeleri iki dost ülkenin siyasi, ticari, ekonomik, güvenlik alanında ilişkilerinin gelişmesine sebep oldu.
Fazli, İran’ın bölge ülkelerle ilişkilerinde komşu ülkelerin öncelik taşıdığını belirterek, komşularla dini, tarihi, kültürel ve komşuluk komşularla ilişkilerin öncelik taşımasına sebep olduğunu ifade etti.
Bölge halklarının düşmanlarının dost ve komşu ülkelerin birliğini istemediğini ifade eden Fazli, ‘’Ortak menfaatler ve Akılcılık komşularla ilişkilerin gelişmesini emr etmekte ve İran-Umman’ın güvene dayalı ilişkileri diğer ülkeler için örnek teşkil edebilir’’ dedi.
Umman İçişleri Bakanı da iki ülke ilişkilerini köklü, derin ve eski olduğunu belirterek, ilişkilerin bölgede örnek sayılacağını ifade etti.
İki ülke ticaret hacmi geçen yıllarda 500 milyon dolardı, ambargoların kalkması sonrası dönemde bu rakamın ciddi artış göstereceği beklenmektedir.
İki ülkenin İran nükleer programı ve Yemen krizinin barışçıl yollarla çözümü İran ve Yemen’in en önemli barış isteme örnekleridir.
Umman halkının nükleer İran’dan korkmadığı ve Suudilerin İslam’a karşı davranışını Umman için nükleer İran’da daha tehlikeli olduğunu düşündüğü bildiriliyor.
Batının önemli yayın organlarından New York Times bir makalede, Umman’ın İran ile ilişkilerini arttırarak bazı Arap ülkelerle sorunlar yaşadığını bildirmekte.
Batılı basın yayın kuruluşları Umman’ın büyük komşusu İran’ı görmezden gelmek istemediğini ve Mısır ve Arabistan gibi Arap ülkelerin yerine İran ile güvenlik anlaşması imzaladığını belirtiyorlar.
Halen Umman Kültür Bakanlığında çalışan ve daha önce Washington’da çalışan Ummanlı diplomat Selim Elmahrug bu konuda, ‘’Bizim için İran ile ilişkiler gerçekçi bir olaydır, İran büyük bir komşumuzdur ve öyle de kalacaktır’’ dedi.
Batılı basın yayın organlarına göre Umman, Katar ve Suriye gibi İran’ın siyasi ve ekonomik alandaki gücünün farkında ve bunları görmezden gelmeyi tehlikeli gördüğünü ifade ediyorlar.
Tarihi senetlere göre İran-Umman ilişkileri 597 yılında şekillenmiş ve tarih boyunca inişler çıkışlarla devam etmiştir.
Sultan Kabus’un saltanatı ile birlikte İran İngiltere ve Ammerika sonrası İran Umman hükümetini tanıyan üçüncü ülke oldu ve iki ülke ilişkileri hızlı gelişti.
26 Ağustos 1971 iki ülke arasında siyasi ilişki kurulması resmen ilan edildi ve Nisan 1972 yılında İran’ın Büyükelçisi Muskat’ta faaliyete başladı.
Ortak menfaatler ve karşılıklı güven iki ülke ilişkilerinin kısa sürede en üst düzeye çıkmasını sağladı ve Umman, İran’ın yardımı ile düşmanlarının tehditlerini defetti ve 1970’lı yılların ortasından iki ülke ilişkilerin imzalanan bir çok anlaşma ile yeni boyut kazandı.
Umman’ın 1985 yılında Muskat’ta düzenlenen Fars Körfezi İşbirliği toplantısı sırasında zoraki savaşla ilgili ılımlı tutumu iki ülke ilişkilerinin düzelmesine sebep oldu ve ondan sonra Umman tarafsız ve ılımlı politikası ile iki ülke ilişkilerin gelişmesi için zemin hazırladı.
Daha sonraki yıllarda İran Cumhurbaşkanları Hatemi ve Ahmedinejad’ın Muskat’ı ziyaretleri ve Sultan Kabus’un iki kez İran’ı ziyareti ve üst düzey yetkililerin karşılıklı ziyaretleri ilişkilerin gelişmesine ve derinleşmesine sebep oldu.
Umman Körfezi ile Basra Körfezi’nin arasındadır. Boğazın kuzey kıyısında İran, güney kıyısında ise Umman toprakları bulunur. Genişliği 38.90 kilometre kadardır. Ortadoğu petrollerinin %40’ını (ABD, Batı Avrupa ve Çin’e gönderilen petrolün yaklaşık yarısı) bu boğazdan transit geçen gemiler taşır.
Hürmüz Boğazı enerji taşımacılığı açısından alternatifsizdir. Kuveyt, Irak, İran, Suudi Arabistan, Bahreyn, BAE ve Katar ihraç ettikleri petrolü Hürmüz’den uluslararası pazarlara ulaştırmaktadır. Dünya sıvılaştırılmış gaz (LNG) ihracatının %66’sı Hürmüz Boğazından geçmektedir.
İran ve Umman’ın karasularını 3 mil olarak uyguladığı zamanlarda, 21 mil genişliğindeki boğazdan geçişte herhangi bir sorun bulunmuyordu. Boğazın orta kısmında geniş bir uluslararası suyolu bulunuyordu. Fakat İran’ın 1959, Umman’ın 1972 yılında karasularını 12 mile çıkarmaları geçişlerde sorun oluşturmuştur. Bu durumda boğazın uluslararası su alanı kalmamış, tüm sular İran ve Umman’ın karasuları haline gelmiştir