5 Madde ile Nükleer Anlaşma’dan Sonra İran

  • 24 Ekim 2016
  • 1.058 kez görüntülendi.
5 Madde ile Nükleer Anlaşma’dan Sonra İran

14 Temmuz 2014 tarihinde 5+1 ülkeleri ile İran arasında imzalanan Nükleer Anlaşma’nın ardından, Batı medyası İran’ın Amerika gibi bazı ülkelere yöneldiğini ve Batı ülkelerine karşı yumuşadığını ileri sürerek bu durumun sebebini Nükleer Anlaşma olarak gösterdi. Söz konusu iddialar, İran İslam Cumhuriyeti Deniz Kuvvetleri tarafından 10 Amerikalı askerin İran sularını ihlal ettikleri gerekçesiyle tutuklanmasının  ardından ortaya atıldı.

Konuya ilişkin olarak Amerika Düşünce Merkezi Inter Press tarafından dün 5 maddelik bir analiz  yayımlandı. Analize göre Amerika’nın Fars Körfezi sularında bulunması konusunda daha fazla bilgi elde edilmektedir.

Inter Press kurumunun araştırmacılarından Matthew Mc Innis’in kaleme aldığı 5 maddelik analiz şu şekilde:

1-Devrim Muhafızları herkese Nükleer Anlaşma’nın hiçbir şeyi değiştirmediğini göstermek istiyor:

İran lideri İmam Hamanei ve Devrim Muhafızları, Nükleer Anlaşma’nın uygulamaya konduğu ocak ayından bu yana sürekli olarak Amerika’nın güvenilir olmadığın söylüyor ve İran’ın bu hususta asla taviz vermediğini belirtiyor. İran daha önce de Fars Körfezi’nde bulunması nedeniyle Fars Körfezi sularını koruduğunu ilan etmişti.

2-İran Deniz Kuvvetleri silah ve tanıma sistemi alanında büyük bir adım atmıştır:

Amerikan Hava Kuvvetleri ve Deniz Kuvvetleri için İran sahilleri yakınlarında istihbaratı artırmak amacıyla İran Askeri Birlikleri uzun vadeli bir stratejiye sahiptir. Bu ‘erişimle mücadele’ veya ‘ele geçirilmeyi önleme’  yönelimi sayılmaktadır. Elbette şunu bilmemiz gerekir; bu yöneliş Çin ve Rusya’nın son yıllarda peşinde olduğu şeydir.

Bu anlamda, orduya ait deniz kuvvetleri bu çabanın en önemli adımında yer almaktadır. Bu yolda onların dikkatiyle füze alanında daha çok ilerleme kaydedilmiştir.  Bu yolda İran’ın ufuk radarı ve İnsansız Hava Araçları tespit sistemindeki uzun menzil ve yer tespiti araçlarını göz ardı etmemek gerekir.

3-İran’daki askeri güçler doktrinlerini değiştirdiler:

Öyle ki A2AD yönelişi, İran İslam Cumhuriyeti’nin doktrinlerinde ve stratejilerinde olduğu gibi daha çok savunma amaçlıdır. İran artık daha zor doktrinlere doğru yönelecektir. Bu durum İran’ın askeri stratejisinin değiştiğinin göstergesidir. Amerikan gemilerinin Fars Körfezi’nde Devrim Muhafızları tarafından alıkonulması da bu doktrinlerin değişmesinden kaynaklanmaktadır. Buna göre, İran’ın Amerika’nın tehdit içeren davranışlarına cevap şeklini tahmin etmek daha da zorlaşmıştır.

4-Ordunun destekçileri ve yardımcıları daha çok güç elde etmiştir:

Lübnan Hizbullah Hareketi’nin 2006 yılındaki savaşta C-802 Kruz füzelerini İsrail Deniz Kuvvetleri’ne fırlatmasından bu yana  Amerika ve müttefikleri Devrim Muhafızları gemisine karşı yardımcılarına destek gönderme konusunda tedirgin olmuşlardır. Böylece İsrail gemilerinin bölgedeki hareketi bir risk haline gelmiştir.

5-Ordu telefonlara cevap vermek istemiyor:

14 Eylül’de Amiral Fedevi, Amerika’nın son 3-4 yıldır Washington’un emrindeki güçler için güvenli hat oluşturma isteğinin İranlı yetkililerce reddedildiğini açıkladı. Bu nedenle iki ülkenin dışişleri bakanları, John Kerry ile Muhammed Cevad Zarif arasında doğrudan bağlantı kurabilmesi için şuan birkaç saatlik zamana ihtiyaç vardır.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.