Amerikalı yetkililerin İran’daki son isyanlara tekrar arka çıkması

Amerika, başkan Donald Trump döneminde İran İslam cumhuriyetine karşı hasmane tutumlarını daha da yoğunlaştırarak kendi isteklerini İran’a dayatmak hedefi ile maksimum baskı siyasetlerini vurgulayarak uyguluyor. Washington aynı zamanda İran’ın içişlerine karışmak ve sözde İran halkına acıma bahanesi için her fırsatı kullanıyor.

Beyaz Saray ve Amerika dışişleri bakanlığı ardından bu sefer başkan yardımcısı Mike Pence İran’da son günlerde halkın barışçıl gösterilerini saptırmaya çalışarak kamu ve özel mallara zarar verenlere destek çıktı.
Pence 21 Kasım Perşembe sabahı twitter sayfasından paylaştığı mesajda “Gerçi İran halkı itiraz için caddelere gelmiştir fakat halkın bastırılması için şiddet ve tutuklamalar devam ediyor” dedi.
Trump yardımcısı insan severlik pozlarına bürünerek “Amerika’nın mesajı açıktır; Amerika halkı İran halkının yanında duruyor” dedi.
Amerika başkan yardımcısı, Washington’un İran halkına yönelik temel ürünler ve hatta tıbbi malzemeler ve ilaçları da kapsayan tek yanlı ve zalimane yaptırımları uyguladığı bir dönemde böyle bir iddiada bulunuyor. Birçok uzmana göre Amerikalı yetkililer İranlılara destek açıklamalarında dürüst değiller ve İran’da yaşanan ekonomi sorunlarında direkt etkileri söz konusudur.
Birkaç gün önce İran’da yaşanan kargaşalara destek açıklamasında isyanların devam etmesini isteyen Amerika dışişleri bakanı Mike Pompeo twitter sayfasında bu konuya bir kez daha vurgu yaptı. Pompeo Çarşamba günü NATO dışişleri bakanları toplantısında, “Rusya, Çin ve İran değer sistemi bizimkilerden farklıdır ve ters yönde hareket ediyor” dedi.
Amerika başkanı Donald  Trump defalarca yaptığı açıklamada İran halkına hakarette bulunarak utanmadan İran  halkını “terörist” hitap ettiği ve İran’a karşı geniş kapsamlı yoğun yaptırımları uyguladığı bir dönemde Washington İran halkına destek verdiğini iddia ediyor.
İnsan Hakları İzleme Örgütü Batı Asya ve Kuzey Afrika Bölümü direktörü Sarah Leah Whitson Çarşamba günü yaptığı açıklamada, “Eğer Mike Pompeo gerçekten İran halkına yardım etmek istiyorsa yaptırımların kaldırılması için adım atabilir; İran halkının ekonomi ve sağlığını etkileyen yaptırımları.” Dedi.
Benzin fiyatı artışı bahanesi ile 15 Kasım Cuma gününden itibaren başlayan İran’daki son olaylar,  batı ve özellikle Amerika ve bazı Avrupalı ülkeler açısından İran içişlerine müdahale için iyi bir fırsat sayıldı. Onlar bu doğrultuda isyancıları açıkça desteklemekle kalmayıp üstelik kendilerince İslam cumhuriyetinin onlara karşı koymaması için Tahran’a baskı uygulamak istediler.
Mevcut kanıtlar perde arkasında batılıların İran’daki olayları organize ettiğini, kamu ve özel mallara verilen hasar oranının sıradan insanların işi olmadığını ve daha önceden hazırlanan ve organize edilen bir senaryonun varlığını gösteriyor.
Amerika da İran karşıtı siyasetleri bağlamında isyanları teşvik etmekle kalmazken üstelik İran’a baskıların artmasını da istedi. Nitekim Beyaz Saray müdahaleci bir bildiride İran halkına destek verdiğini iddia etti.
Amerika dışişleri bakanlığında İran eylem grubu özel temsilcisi Biran Hook da İran’a karşı tehditlerini tekrarlayarak müdahaleci bir açıklamada İran’daki isyanlara destek verdiğini ilan etti.
İranlı yetkililer de son olaylarda düşmanın komplolarına vurgu yapıyorlar. Nitekim İslam inkılabı rehberi Ayetullah Seyid Ali Hamenei Salı günü İranlı üreticiler, girişimciler ve ekonomi aktivistleri kabulünde ülkedeki son olayların düşmanın işi olduğunu belirterek, olayların halkçı olmadığını vurguladı.
İran açısından Trump hükümeti kendi şom emelleri için İran’daki son olayları suiistimal ediyor ve İranlılar hakkında hiçbir hayır niyetti yoktur. Amerikalı üst düzey yetkililerinin son açıklamaları ise tamamen İran içişlerine müdahaledir; bu ise uluslararası hukuk açısından gayrı meşru ve uluslararası kuralar ve Birleşmiş Milletler bildirisinin açık ihlalidir./