Batı’nın insan haklarını siyasete alet etmesi

  • 14 Kasım 2022
  • 76 kez görüntülendi.
Batı’nın insan haklarını siyasete alet etmesi

İran İslam Cumhuriyeti Yargı Erki İnsan Hakları Komitesi Sekreteri Kazım Garibabadi bir kez daha, Batı’nın insan hakları politikasını eleştirerek, bugün her zamankinden ziyade insan haklarının siyasileştirildiğini esefle dile getirdi.

Kazım Garibabadi New York’ta İran medya muhabirlerine verdiği röportajda “kendilerini insan hakları savunuculuğunun bayraktarı olarak gören özellikle ABD ve bazı Batılı ülkeler, insan haklarını büyük ölçüde ihlal ediyor. Kendi topraklarında veya başka ülkelerde insan haklarını ihlal ediyorlar ve bu ülkelerin insan hakları konusunda söz söyleme yetkisi yoktur.”dedi.

İran Yargı Erki Uluslararası İlişkilerden Sorumlu Başkan Yardımcısı, ” Korona hastalığı sırasında binlerce masum İranlı, yasa dışı ve zalimane tek taraflı yaptırımlar sonucu aşı ve ilaç eksikliği nedeniyle hayatını kaybetti.”dedi.

Garibabadi açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi: Şu anda Avrupa ve Amerika ülkelerinde yaşayan  teröristler tarafından 17 bin İran’lı suikaste uğradı. Bu Avrupa ve Amerika ülkeleri, İran halkının insan haklarını desteklediğini nasıl iddia edebilir?

İran Yargı Erki İnsan Hakları Komitesi Sekreteri’nin bu açıklaması, son sıralarda İran’ın bazı kentlerinde yaşanan olaylarını insan hakları gerekçesiyle ABD, Kanada ve de de İngiltere, Almanya ve Fransa gibi bazı Avrupalı ülkeler tarafından İran’a yönelik ekonomik ve siyasi baskıları tırmandırmak ve ülkedeki olayları kışkırtmak için araç olarak kullanmaya başlamalarının ardından geldi.

Bilindiği gibi Batılı ülkeler, insan hakları konusunu kendi kriterleriyle tanımlayıp, siyasi hedefleri doğrultusunda her daim kullanmaya çalışıyorlar. Oysa kendileri insan hakları konusunda gerek içeride gerekse diğer ülkelerde oldukça karanlık ve kabarık karneye sahipler.

Örneğin, Batı’da kadınların hakları yoğun şekilde ihlal edildiğini gösteren rakamlar ve raporlara sözkonusu Batılı ülkeler gözlerini kapatmışlar. Yapılan inceleme sonuçlarına göre, ABD, dünya ülkeleri arasında cinsel saldırı sayısı açısından dünyada 3. sırada yer almakta. Her 3 Amerikalı kadından biri, kendi hayatı boyunca en ez bir kez cinsel saldırı ve tacize maruz kalıyor. Buna ilaveten ABD’de polise yönelik cinsel saldırıların yüzde 62’isi raporlara yansımıyor ve cinsel saldırı ve tacizde bulunanların yüzde 92’si de bir gün bile hapis cezası giymiyor.

Diğer önemli bir mesele de, Batılı ülkelerin çok sayıda hastanın gereken ve ihtiyaç duyulan ilaçlara erişemediği için hayatını kaybetmesine rağmen İran’a yönelik ağır ekonomik baskı uygulayarak, insan haklarını kendileri yoğun şekilde ihlal ediyorlar.

Nitekim BM raportörleri Batılılar’ın insan hakları karşıtı olan bu yaklaşım ve tavırlarını eleştirmiştir. BM İnsan Hakları Özel Raportörü Alena Dohan geçtiğimiz aylarda İran’a yaptığı ziyareti sırasındaki açıklamasında, tek taraflı ve zorlayıcı yaptırımların insan hakları üzerindeki olumsuz etkilerini anlatarak, yaptırımlar yüzünden uygun ilaçlara hastaların ulaşamadığını vurguladı.

Kuşkusuz, Batılı ülkelerin insan haklarını savunduklarını iddia etmelerine rağmen insan hakları konusunu siyasallaştırıp, araç olarak kullanmaları, insan hakları ilkesine en fazla darbeyi vurmakta.

İran İnsan Hakları Komitesi Sekreteri de, New York ziyaretinin amacının İran İslam Cumhuriyeti’nde insan hakları durumu konusunda doğru izahat yapması belirterek, ABD ve Batılı ülkelerin yanlış ve inatçı anlatılarıyla ülkelerin zihinlerini bulandırmasına müsaade etmemeleri gerektiğini ifade etti.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.