Beşşar Caferi: Türkiye Terörizmle Mücadelede Ciddi Değil

Birleşmiş Milletler Suriye Daimi Temsilcisi Beşar el-Caferi, Birleşmiş Milletler terörizmle mücadele birimi üyesi ülkelerin üst düzey yetkilileri düzeyinde yapılan “değişken terörist gruplar tehlikesine karşı uluslararası işbirliğinin geliştirilmesi” konulu konferansa katılan heyet adına yaptığı konuşmada; teröristleri dünyanın dört bir yanından toplamak anlık bir olay değildir. On binlerce teröristin Irak ve Suriye’ye yayılması dünyada benzeri görülmemiş bir olaydı, açıklamasında bulundu.

Beşar el-Caferi açıklamasının devamında; Birleşmiş Milletler verileri BM üyesi 101 ülkeden on binlerce teröristin Irak ve Suriye’ye geçtiğini göstermektedir. Suriye’de savaşan sadece Avrupa vatandaşı teröristlerin sayısı 12 bindir. Bunların çoğunluğu İngiltere, Fransa, Belçika, Almanya ve İspanya vatandaşlarından oluşmaktadır. Eğer üye ülkeler bu aşırı gruplarla ilgili erken uyarı sistemi kullanıp ve istihbarat paylaşımı yapsalardı, bizim bugün bu salonda oturup yabancı teröristlerin geri dönme tehlikesinin çözümünü tartışmamıza gerek kalmazdı. Genel olarak terörizmle ve özellikle yabancı teröristle mücadele sadece özel adımlar atılarak yapılabilir.

Bu adımlar uluslararası bir uygulama mekanizmasının oluşturulmasıyla özetlenebilir. Kurum yetkilileri ve hükumete bağlı kuruluşların terörizm ve aşırılık yanlısı düşüncelerle mücadele konusunda aktif olmalıdırlar ve onların başlıca görevleri yasal, yasama, bilgilendirme, güvenlik, sosyal, eğitim ve tanıtım faaliyetlerinin yapılması konusunda adım atmaktır. Uluslararası polis teşkilatı İnterpol erken uyarı sistemi, istihbarat paylaşımının artması, İnterpol bilgi bankasının kullanılması ve ülkeler arasında terörizm ve aşırılık yanlısı gruplarla ilgili bilgi toplanması amacıyla iletişimin ve işbirliğinin sağlanması için asli rol üstlenmelidir. Suriye hükümeti tüm ilgili karşı eylem örgütleriyle birlikte, bu alanda bilgi alışverişi ve uzmanlık sunma konusunda paylaşımcı bir yaklaşıma sahiptir ancak bunu sadece Suriye’nin hakimiyetine, bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne saygı duyan ve Suriye ile diplomatik ve siyasi ilişkilerini uluslararası yasalara uygun bir şekilde sürdüren ülkelerle yapacaktır, ifadelerini kullandı.

El-Caferi daha sonra “Türkiye Dışişleri Bakanı yardımcısının söz konusu toplantıdaki iddialarını” reddederek; Türkiye’nin Suriye’nin içişlerine yönelik her türlü müdahalesi askeri bir müdahale sayılmaktadır ve Suriye topraklarında bulunan Türk askerlerinin tamamı işgalcidir. Binlerce yabancı terörist özellikle de Batı Asya ve Avrupa ülkelerinden olanlar, Suriye’ye uçarak gelmediler ve başka gezegenlerden uzay aracı ile de gelmediler, bu teröristlerin tamamı Türkiye toprakları üzerinden Suriye’ye geldiler. Onlar Türk askerinin ve güvenlik birimlerinin kontrolünde olan sınırlardan Suriye’ye geçtiler, ifadelerini kullandı.

El-Caferi açıklamalarının devamında Türkiye’nin iddialarına yanıt olarak; eğer iddia ettiğiniz gibi terörizmle mücadelede ciddi olsaydınız; geçtiğimiz yıllar boyunca sınırlarınızı topraklarınızda eğitilen ve sizin tarafınızdan silahlandırılan teröristlere açmazdınız ve daha sonra diğer devletlerle birlikte, herkes bu devletleri iyi tanıyor, bu teröristleri karmaşa çıkarmaları ve halkın kanını dökmeleri için komşunuzun yani Suriye’nin topraklarına göndermezdiniz. Komşusuna karşı terörizme yatırım yapan kimse, hem siyasi hem ahlaki açıdan, bu nedenle oluşan tehlikeyle mücadelen bahsedemez.