İmam Humeyni’nin Yolundan Sapmak İslami Düzenin Çöküşüyle Sonuçlanır

İslam inkılabı rehberi İmam Ali Hamenei, İslam inkılabı muhafızlar ordusu subaylarını yetiştirme İmam Hüseyin –as- üniversitesi mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada İran İslam cumhuriyetinin, müstebirlik karşıtı ve antiemperyalist direniş devleti olduğunu kaydetti.

İran milli güvenliğine karşı girişimlerde bulunanların sert bir tepkiyle karşılaşacaklarını, direniş devleti anlamının müstekbir güçlere karşı teslim olmamakla birlikte İran’ın yayılmacı bir devlet olmadığını vurguladı.

İran milleti ve devletinin güçlü iktidar sahibi olduğunu belirten İmam  Hamenei, çevresindeki bütün ülkelerde güvensizlik ve terörizmin kol gezdiği şartlarda İran’ın güvenlik adası ve alanı olduğunu vurguladı.

İslam inkılabı rehberi İmam  Hamenei ayrıca   İran düşmanları  ve sömürgeci güçlerin İran İslam cumhuriyetini çökertmek amacıyla kısa, orta ve uzun süreli hedefler belirlediklerini, İran’da etnik, kavmi ve dilsel çeşitliliği gibi farklılıkları kullanmaya çalışıp, fitne ve çatışma çıkarmaya özen gösterdiklerini belirterek, ancak uzun yıllardan beri yaptıkları fitneci girişimlere rağmen İran’ın mümin Kürt halkı, yiğit Azerbaycan halkı, Huzistan’ın Arap halkı ve Türkmenler, Lorlar ve diğer kavimlerin İslam inkılabına sahip çıkarak,  müstekbir güçlerin fitne ateşini söndürdüklerini belirtti.

İslam İnkılabı Rehberi, “Zamanında da yetkililere söylediğim gibi davranış değişimiyle düzen değişimi arasında ortada herhangi bir fark yoktur. Davranış değişimi İslam, İnkılap ve İmam Humeyni (r.a) yolundan sapmak anlamına gelir ve bu da İslami düzenin çöküşüyle sonuçlanır” ifadelerinde bulundu.

İmam Hamenei İran’ın iktidar kaynaklarından birinin bilimsel ve teknolojik gelişimden ibaret olduğunu, bunu durdurmak amacıyla müstekbir güçlerin maşalarıyla nükleer bilginler başta olmak üzere İranlı bilginleri suikastlarla şehit ettiklerini, ancak İran’ın bilim ve teknolojide büyük ilerlemeler kaydettiğini söyledi.   Milli iktidar kaynaklarından birinin gelişmiş ve bağımsız ekonomik düzen kurmak ve geliştirmekten ibaret olduğunu belirten İmam Hamenei, bunu önlemek için İran’a karşı yaptırımlar uyguladıklarını, ancak başarılı olmadıklarını, mümin ekonomistlerin İran halkını baskı altında tutmaya çalışan düşmanların komplolarını ifşa edip, halkı aydınlatmaları, ekonomik gelişim planlarını geliştirip uygulanmasına yardımcı olmaları gerektiğini vurguladı.

İslam inkılabı rehberi, İran milleti ve gençlerin iman, hayâ ve ahlakla donandıklarını, cihad ve direniş ruhunu koruduklarını, şiddet ve terörizme karşı mücadele ettiklerini, sömürgeci güçlere karşı en büyük caydırıcı gücü oluşturduklarını söyledi. İran İslam cumhuriyetinin onur kaynaklarından birinin ülke içinde barış ve güvenliği sağlamakla kalmayıp bölge ülkelerine de barış ve güvenliği sağlamak için yardımcı olduğunu belirten İmam  Hamenei, İran Milletiyle yetkililerin bilinçli ve akıllı bir şekilde bu güven ortamını sağlayıp koruduklarını vurguladı.

İmam Hamenei İran’ın diğer milli iktidar kaynağının İran’ın fedakâr silahlı kuvvetlerinden ibaret olduğunu, binlerce km uzaktaki hedefi vuracak gelişmiş füzeler geliştirdiğini, bu füze teknoloji gücünü koruyacağını, caydırıcı gücünü yükselteceğini, cihad ruhunu da koruduklarını kaydetti. İmam  Hamenei, İran silahlı kuvvetlerin ülke güvenliğini koruduğunu, güvenliğin olmadığı bir ülkede bilimsel ve ekonomik gelişim ve kalkınmanın mümkün olmadığını, zorba güçlere karşı direndiği ve caydırıcı güç oluşturduğu halde asla başka ülkeler ve milletleri tehdit etmediğini, yayılmacı ve saldırgan güç olmadığını belirtti.

İmam Hamenei Kuran’ı kerim’de vurgulandığı gibi İran İslam cumhuriyetinin caydırıcılık stratejisi temelinde savunma gücünü ve askeri teknolojisini geliştireceğini, her türlü zorba güçlerin saldırılarını defedecek güçte olduğunu, ekonomik gelişme ve istihdam sahasının açılmasıyla insan gücünün geliştirilmesi halinde düşmanlara karşı caydırıcı gücün daha bir zirveye ulaşacağını ifade etti.

İmam  Hamenei cumhurbaşkanlığı ile Köy ve Kent Şuraları seçimlerine yüksek seviyede katılmanın da milli iktidar kaynağı olduğunu, İran milli güvenliğini zirveye ulaştıracağını belirtip, cumhurbaşkanı adaylarının ekonomik kalkınma, ekonomik sorunlarını çözümleme ve halkın refahını sağlama konusunda programını dile getirmeleri, Amerika emperyalizmi ve Siyonist rejimin sinsi saldırı ve müdahaleci girişimlerine karşı direniş planlarını açıkça belirtmeleri gerektiğini vurguladı.