Reuters’in bildirdiğine göre, Irak halk kitlelerinden bazı gruplar ve şahsiyetler hükümetten, Arabistan ile ilişkilerin gözden geçirilmesini ve Irak’ın Bağdat elçiliğinin kapatılmasını istediler.
Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr, Nemr’in Suudi Arabistan’da idam edilmesini kınadı. Sadr, olayı “utanç verici” olarak niteleyip, buna karşı Irak’taki destekçilerini Suudi Arabistan’a karşı protesto gösterileri düzenlemeye çağırdı. Sadr, ayrıca hükümetin Bağdat’ta resmi olarak açılması beklenen Suudi Arabistan Büyükelçiliği’nin açılmasına izin vermemesini isteyerek, “Zulmün aramızda yeri yok” ifadelerini kullandı.
Seyyid Ammar Hekim liderliğindeki Irak İslami Yüksek meclisi de bir bildiri yayınlayarak Şeyh Nemr’in idam edilmesinin bölgede gerginliği daha da artıracağını ve bunun sorumluluğunun Suudi rejimine ait olduğunu bildirdi.
Irak Bedir Tugayları da, Nemr’in idamına karşı Irak Adalet Bakanlığı’nın ülkede terör olaylarına iştirak gerekçesiyle hapiste bulunan Arabistan vatandaşı kişileri idam etmesini istedi. Bedir Tugaylarının meclisteki grup Başkanı Kasım el-Araci yaptığı açıklamasında, “Şeyh Nemr’in idamı, büyük bir suçtur. Bu cezasız kalmayacak ve Suudi Arabistan rejimini sarsacak” ifadelerini kullandı. Araci, Irak hükümeti ve Dışişleri Bakanlığı’nın Suudi Arabistan ile ilişkilerini derhal kesmeye ve Suudi malların ülkeye girişinin yasaklanmasını istedi.
Asaib Ehl’il Hak Hareketi de, Irak hükümetinin Suudi Arabistan ile diplomatik ilişkilerini ve Bağdat’ta açılacak Büyükelçiliğin yararını tekrar gözden geçirmesini talep etti.
Eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve eski Başbakan Nuri el-Maliki ise, Nemr’in idamını kınayarak, yapılan olayı, “Mezhepçiliği kutsama ile Baasın keyfi ve baskıcı politikalarının uzantısı” olarak niteledi.
Irak Meclis Başkanı Yardımcısı ve din adamının başını çektiği Irak Yüksek İslami Konseyi liderlerinden Şeyh Humam Hammudi yaptığı açıklamada, Nemr’in idamının mezhep savaşını yakmak isteyen DAEŞ’e çıkar sağlayacağın savunarak, “Suudi Arabistan, mezhepçi duyguları körüklemek yerine, halklar ve mezhepler arasındaki insan hakları, özgürlükler, barışçıl yaşam ve anlayış kültürünü güçlendirmeye yönelmeliydi” değerlendirmesinde bulundu.
Necef’te bulunan dini mercilerden Ayetullahuzma Muhammed Taki el-Muderrisi de, “Şeyh Nemr’in idamı, sadece Şii mezhebine karşı değil tüm Müslümanlara karşı savaş ilanıdır” dedi.
