İran’dan Fars Körfezi İşbirliği Konseyine tepki

  • 16 Ekim 2016
  • 957 kez görüntülendi.
İran’dan Fars Körfezi İşbirliği Konseyine tepki

İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye-Fars Körfezi İşbirliği Konseyi Yüksek Düzeyli Stratejik Diyalog Dışişleri Bakanları 5. Toplantısında alınan kararlar ve ardından öne sürülen mantıksız iddialar hakkında sert bir tepki gösterdi.

Açıklamada, 12-13 Ekim 2016 tarihlerinde Suudi Arabistan’ın Riyad toplantısına katılan dış işleri bakanlarının “Başka ülkelerin içişlerine karıştıkları için, diğer ülkelere öğüt verecek konumda olmadıkları” vurgulandı.

İran İslam cumhuriyeti dış işleri bakanlığının açıklamasında; “Sorumsuz bir şekilde bölge ülkelerinin içişlerine karışıp, komşularını toprak bütünlüğünü ihlal edenler, başka ülkelere öğüt verecek konumda değiller. Bugün Suriye, Yemen, Bahreyn, Irak ve Libya’da ortaya çıkan içler acısı durum, Riyad toplantısına katılan birçok ülkenin müdahalesi sonucunda meydana gelen vahim bir durumdur. Şimdi ise bu ülkeler yenilgiye uğramış politikalarının çaresini, diğerlerini suçlayarak aramaktalar.” denildi ve eklendi: “Halep dâhil Suriye’nin çeşitli bölgelerinde teröristlerin işlediği cinayetler insani kötü bir durum oluşturmuşken, bu şehrin teröristlerden kurtarılmasına yönelik yapılan girişimlere, toplantıya katılan ülkelerce tepki gösterilmesi anlamsızdır.”

Fars Körfezi İşbirliği Konseyi ülkeler ve Türkiye, aslında Amerika veya Amerika ile NATO güçlerinin işgali ve denetimi altındadırlar. Amerika’nın izni olmadan âdeta su bile içemezler. Başta Suudi krallık rejimi, tekfirci terörizmin kaynağı ve besleyicisidirler. Fars Körfezi İşbirliği Konseyi ve Türkiye hükümeti, 13 Ekim Perşembe günü yayınladıkları ortak bildiride İran’ı Arap ülkelerinin iç işlerine karışmak ve mezhepçilik yapmak gibi akıl ve mantık dışı suçladılar. Türkiye ve Suudi dikta rejimi Irak, Suriye ve Yemen’e doğrudan saldırıp, işgal girişimlerini sürdürmekte yada tekfirci Vahhabi katil teröristleri besleyip desteklemekteyken, İran’ı Irak ve Suriye ile Yemen iç işlerine karışmakla suçluyorlr. Katar ile Birleşik Arap Emirlikleri de Suriye, yemen ve Libya’da tekfirci teröristlere silah ve mali yardım yapmakta ve bu Müslüman Arap milletlerine kan kusturmaktadırlar.

Suudi krallık rejimi liderliğindeki Fars Körfezi İşbirliği konseyi küçük Arap rejimleri, Yemen’i, sözde İran’ın etkisini kırmak bahanesiyle bombalayıp enkaza çevirip, katliamlar yapmaktadırlar. Türkiye hükümetiyse bu vahşi katliamlar ve insanlık suçlarına, istihbarat, lojistik ve diplomatik destek verirken, Suudi krallık rejiminin savaş suçlarını kınama cesaretini göstermemekte, üstelik Suudi Krallık rejiminin gedikli ve delinmiş gemisine binerek stratejik hata yapmaktadır. Suudi krallık rejimi mazlum Yemen halkına karşı hava, kara ve deniz ablukası uygulayarak insani yardımların yapılmasını engelleyerek milyonlarca Yemenlinin zor ve sağlıksız şartlarda yaşayarak adeta ölüme terk edilmesine sebep olmaktadır. Suudi krallık rejimi bir kez daha geçen hafta cumartesi günü taziye merasimini bombalayarak en az 900 Yemenliyi yaralayıp öldürerek, insanlık suçu işledi.

Hali hazırda Amerika ve NATO’nun şemsiyesi altında bulunan gerici hanedan Arap rejimleriyle Türkiye hükümetinin Suriye ve Irak’ta destekledikleri tekfirci teröristler, ağır yenilgiye uğradılar. İşte durum buyken İran İslam cumhuriyetini suçlamak, dünya kamuoyunu gerçek cinayetkarlar ve katliamcı rejimlerin yaptıklarından saptırmak, Irak, Suriye, Yemen, Bahreyn ve Libya’da işledikleri savaş suçlarıyla insanlık suçlarını meşrulaştırmaya çalışmaktır.

Ancak Irak, Suriye ve Yemen halkları, Amerika kuklası ve işbirlikçisi Suudi Krallık rejimi ve diğer dikta ve militarist rejimlerle desteklerindeki tekfirci teröristlere karşı şanlı mücadelelerini sürdürecek, asla bağımsızlık ve özgürlüklerini onlara çiğnetmeyeceklerdir.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.