Bölgesel Güvenlik Anlaşması, Batı Asya’nın Zarureti

  • 15 Ekim 2019
  • 643 kez görüntülendi.
Bölgesel Güvenlik Anlaşması, Batı Asya’nın Zarureti

Batı Asya bölgesinde savaş ve güvensizliğin devam etmesi ile bölgesel güvenlik anlaşmasının ve mutabakatının sağlanması için öneriler de artmaktadır.

Batı Asya bölgesi son on yılda her şeyden ziyade savaş, güvensizlik ve kaosa sahne olmuştur. Bu durum bölge içi ve dışındaki farklı etkenlerden kaynaklanmaktadır. Bölge içi açısından Batı Asya bölgesindeki asıl göstergelerden biri de özünden gelen gerginliktir. Uluslararası ilişkiler uzmanlarının bazıları da Batı Asya bölgesinin özünde şiddetin olduğunu söylüyorlar. 20’inci yüzyılda kimi sömürgeci ülkeler tarafından bazı bölge ülkelerinin yapılandırması ve bölgedeki zengin ve bol enerji kaynaklarının olması ayrıca sahte Siyonist Rejimin bu bölgede kurulması, bu özden gelen şiddet ve savaşın nedenlerindendir.
Bölge dışı etkileri arasından Batı Asya’da kaosa, savaşa ve karışıklığa yol açan en önemli etken ise bölge dışı güçlerin bölge işlerine karışması, müdahaleci tavırda bulunmaları ve kimi bölgesel hükümetlerin güvenliğinin, bu bölge dışı güçlerine bağlı olmasıdır.
Batı Asya bölgesinde şiddet ve kaos artmaya yüz tutmasına rağmen hala Yemen faciası gibi insani felaketler bölgede yaşanıyor. Ancak hala bölgesel güçler arasında bir anlaşma ve mutabakata varılmamıştır. Tam tersi bölgesel güçlerin çıkarlarının çelişkili ve birbirinden farklı olması yüzünden bölgedeki şiddet ve kaos da artmaktadır.
Bu durumdan yola çıkarak İran İslam Cumhuriyeti de bölgesel bir güvenlik mutabakatına varılmasını önerdi. İran İslam Cumhuriyeti dışişleri bakanı Muhammed Cevad Zarif ise daha önce bölge ülkeleri arasında saldırmazlık anlaşmasının imzalanmasını önermişti.
Katar Dışişleri Bakanı Abdürrahman Al Sani ise Cumartesi günü Fas’ta düzenlenen ” Küresel siyaset” konferansında   Katar Emiri Tamim bin Hamed Al Sani’nin bölgesel güvenlik anlaşmasının akılcılık ve güvenlik gibi temel esaslara ve barışın filizlenmesi ve sağlanması hedeflerine  dayandırılarak imzalanması gerektiğine vurgu yaptı.
İslami İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ise Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi genel kurulunda yaptığı konuşmada Hürmüz Barış planı önerisinde bulundu.
Aslında saldırmazlık ya da bölgesel güvenlik anlaşmasının imzalanması bölgede özellikle de bölgesel güçler arasında güvenin inşasına neden olacaktır. Bilindiği üzere Batı Asya bölgesinde bölgesel güçler arasındaki ilişkilerin kaybolan halkası, karşılıklı güven duygusudur.
Bölge ülkeleri arasındaki ilişkiler çerçevesinde karşılıklı güvenin artması, güvenliğin artmasına, şiddetin ve kaosun bölgede azalmasına neden olurken aynı zamanda  bölge ülkelerinin ithal güvenliğe ihtiyacı kalmamasına yol açar. Gerçekte ithal güvenlik Batı Asya’nın mevcut en büyük sorunlarından biridir. Bu mesele ise Batılı güçlerin çıkarları ile doğrudan ilişkilidir.
Ancak Batılıların bu alandaki faaliyetleri yani kimi bölge ülkelerinin sözde güvenliğini ithal bir şekilde sağlamaya çalışması güvenliğe değil güvensizliğe neden olmuştur. Bu doğrultudaki girişimler bölge ülkelerinin yakınlaşması yolunda da büyük sorunlar oluşturmaktadır. Bu değerlendirmeden yola çıkarak bölge ülkelerinin dış müdahalelere müsaade etmemesi gerektiği, bölge içi kapasitelere ve imkanlara dayanarak diğer ülkeler ile anlaşmaya çalışması ve böylece bölge sorunlarının da çözülmesine gayret etmeleri söylenmelidir./

 

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.