İşte Gerçek İslam: İran’da bilim ve teknoloji hızlı bir şekilde ilerlemekte

  • 18 Ocak 2016
  • 1.010 kez görüntülendi.
İşte Gerçek İslam: İran’da bilim ve teknoloji hızlı bir şekilde ilerlemekte

Teknolojik ve bilimsel geri kalmışlığı gidermek, İslam inkılabının hedeflerinden biridir. Bu bağlamda İslam inkılabı çok parlak bir karneye sahip, öyle ki uluslararası bilim ve teknoloji çevrelerin raporlarına göre İran’da bilim ve teknoloji hızlı bir şekilde ilerlemekte. İslam inkılabı öncesi dönemde yetişkinlerin %68’i okuma yazması yokken, çocukların en fazla %40’ı ilk okula gidebiliyordu, fakat günümüzde bu oranlar %100’e yakındır.

İslam inkılabının zaferinden itibaren, bilimsel gelişme en başta İmam Humeyni –ra- ve İslam İnkılabı Rehberi İmam Ayetullah Hamenei’nin en önemli direktifleri arasında yer aldı. İmam Ayetullah Hamenei bu bağlamda yaptığı açıklamada, yaşamı temin eden faktörlerden birinin evrensel uygarlık ve bilimsel ilerleme olduğuna işaretle, küresel bilim ve evrensel uygarlıkta ilerleyebilen bir milletin, tüm beşeriyetin yükselmesi ve ilerlemesi bağlamında tüm beşeriyete bir merdiven sunduğunu, bunun ise tayyibe yaşamın parçalarından biri olduğunu söyledi.

İslam inkılabının ardından, üniversite, hocalar ve öğrenci sayılarının artması sayesinde İran, bilimsel alanda giderek ilerlemeye başladı. Üniversitelerde bazı bölümlerde öğrenci, hoca ve fakülte ile üniversite sayılarının onlar ve hatta yüzlerce kat artması, İran’ın bizzat bilim ve teknolojiye verdiği önemi yansıtıyor. Üniversite öğrencilerin artması ile paralel olarak hoca sayısının da artması, uluslar arası muteber bilimsel dergilerde yayınlanan İranlı araştırmacı öğrenci makalelerinin de artmasına neden oldu, böylece İran İslam Cumhuriyeti dünyada en yüksek bilimsel artış hızını yakalayabildi.

İslam inkılabının ardından teknoloji ve bilimsel büyümedeki en önemli konulardan biri, yerel kaynaklarla üstün teknoloji ve bilimlere dikkat etmekti. Gelecekte nükleer enerjinin önemine binaen bu teknolojiyi ilerletme ve bazı ilaç ve enerjileri bu teknoloji ile üretmek için barışçıl nükleer teknolojiyi geliştirme, başta kök hücre ve hayvanlarda klonlama gibi tıbbi alanlarda ilerleme, nano teknoloji, lazer, IT, uzay teknolojisi ve yerel uydunun fırlatılması, İran’ın yerli imkanlarla kaydettiği önemli ilerlemelerdir. Mevcut ilaçların üretimi ve yeni ilaçları keşfetme, yeni tıbbi operasyon metotları ve tedavi yöntemleri, bazı hastalıkların eradikasyonu, sağlık sisteminin kalkındırılması, toplumun ihtiyacı olan bilimsel araştırma merkezlerinin kurularak geliştirilmesi ve tıbbi mühendisliğe özel ilgi gösterilmesi, İslam inkılabının tıp alanındaki en önemli getirileridir.

Son 18 yılda İran’ın dünya çapındaki bilimsel konumu hızla artmakta. İlim üretme alanında 1998 yılında dünya 52.si olan İran, son yıllarda hızla ilerleme kat ederek, uluslar arası muteber bilimsel dergilerde İranlı bilim adamlarının makalelerinin yayınlanmasına şahit oluyoruz. Bilimsel ilerleme göstergeleri olan bilimsel üretim, makale sayısı, dergiler, uzman kadro, lisans üstü öğrenciler, araştırma merkezleri ve üniversiteler, aslında bilimin alt yapıları sayılır. İslam inkılabının zaferi ardından tüm bu alanlarda büyük ve gözle görülür oranda ilerlemelerin yaşandığına şahit oluyoruz. Scopus veritabanı sitesinin haberine göre, 2015 yılı sonuna kadar, yıl sonuna kadar nicelik bakımından İran İslam Cumhuriyeti dünyanın 16. sırasında yer alıyor. Araştırma literatürünün ve nitelikli web kaynaklarının en geniş özet ve atıf veritabanı olan Scopus’un yayınladığı verilere göre, 2015 yılında İran bilim üretme dalında seçilen en iyi 20 ülke arasında 16. sırada yer almıştır. Tabi ki diğer ülkelerin bilim üretim oranları tamamlanmakta, bu yüzden ülkelerin tam olarak hangi basamakta yer aldıkları ise miladi yılın sonunda belli olur.

İslam dünyası bilim veritabanı-ISC sorumlusu Dr. Muhammed Cevad Dehgani, bu bağlamda yaptığı açıklamada, bir miladi yıldan aylar geçmesine rağmen ülkelerin bilim üretimi ile ilgili bilgileri, veritabanında işlenmesi sebebi ile, ülkelerin bilim açısından hangi kademede yer aldıklarını belirlemek için en iyisinin birkaç ay geçmesini beklemek olduğunu söyledi ve devam etti: İran İslam Cumhuriyeti 2014 yılında nicelik açıdan bilim üretimde 16. basamakta yer aldı.
İran’ın 18. sırada yer aldığı 2013 yılında İsviçre 17. sırada yer aldı, aradaki fark ise sadece 40 belge idi; başka bir ifade ile eğer İranlı araştırmacılar sadece 41 bilimsel makaleyi uluslar arası alanda yayınlamış olsalardı bir basamak yükselerek, 17. sırada yer almış olacaklardı. Bu rakam İran İslam Cumhuriyeti’nin ürettiği bilimin sadece %0,1 oranına tekabül ediyor.

Bilgi üretim oranı, sabit olmadığı gibi sürekli artmakta; buna rağmen 2012 yılından itibaren gelişme oranı sürekli azalmakta. Bu yüzden 2012’den 2014’e kadar dünyada bilim üretim oranı nicelik bakımından artsa da gelişme oranı, önceki yıllara nazaran azalmıştır. 2011 yılına göre 2012 yılında yaklaşık 100 bin sertifika ve diploma arttı; 2012 yılına göre 2013 yılında bu rakam yaklaşık 92 bine geriledi. 2013 yılına göre 2014 yılında sadece 21 bin diploma arttı. Bu süreç 2015 yılı için daha tamamlanmadı fakat muhtemelen 2014 yılından daha farklı olacaktır.

Dr. Muhammed Cevad Dehgani, 2013 ve 2014 yıllarında nicelik açısından en fazla ilim üreten 20 ülkede, bilim üretme niceliğinin incelenmesi, İran İslam cumhuriyetinin 2013 yılına göre 2014 yılında dünyada en fazla ilim üreten 4. ülke olduğunu gösterdiğini belirtti.
İran bilimsel gelişmede yaklaşık %4.4 oranında gelişti. Bilimsel gelişmede İran’dan önceki Rusya, Hindistan ve Çin sırası ile %14.05 , %10,26 ve %6,85 oranında geliştiler. Aynı süreçte ilim üretme niceliği açısından dünyada Amerika, İngiltere, Fransa, Hollanda ve Japonya’nın arasında olduğu en seçkin 12 ülkede bu oran eksi seviyelerdeydi.

Scopus veritabanının verdiği bilgilere göre, İran’da 2014’ten günümüze kadar yayınlanan bilimsel sertifika ve diploma sayısı 42 bin 993’e ulaşmıştır. Bu sayı 2013 yılında 41 bin 184 ve 2012 yılında ise 40 bin 385 idi. İran İslam Cumhuriyeti 2005 yılında uluslar arası alanda sadece 8 bin 180 sertifika yayınlamıştı ki bu rakam, mevcut verilerle kıyaslandığında, son 10 yılda ülkede ilim üretme oranın en az 5 kat arttığını gösteriyor.
Mevcut verilere göre 2015 yılın sonuna kadar Hollanda 46 bin 27 sertifika ile dünyada ilim üretmede 15. sırada yer alırken, İran İslam Cumhuriyeti ise 36 bin 430 sertifika ile 16. sırada yer alıyor. Hollanda 2014’te de İran İslam cumhuriyetinden 11 bin 61 sertifika daha fazla üretmişti.

Gerçi bu alandaki ölçü, uluslar arası muteber dergi ve jurnallerde yayınlanan araştırma makaleleridir, fakat bu alandaki sıralamada, ülkelerin bilim ve etkili ekonomik siyasetleri ile sosyal araştırmaları da etkilidir. İslam inkılabının zaferi ardından İran üniversitelerinde ve araştırma merkezlerinde bilimsel araştırmaların gelişmesi, etkili bir siyaset olarak takip edilmekte. Etkili bilimsel ve araştırma siyasetleri, ayrıca İran vizyonu belgesi, ülkenin kapsamlı bilimsel haritası ile bilim, araştırma ve teknoloji bakanlığın kurulma yasası, ve 5. beş yıllık kalkınma programı uyarınca, 2012 yılında İran, Ortadoğu’da bilim ve teknoloji alanından birinci basamakta yer aldı.

Bilimsel Science dergisi muhabiri Richard Stone, İran ziyareti ile ilgili raporunda şöyle yazıyor: İran’a karşı çeşitli yaptırımlar, İranlı bilim adamlarının uluslar arası dergilerde üyelik ve zaruri teçhizatların alımından mahrum bırakmıştır, fakat her şeye rağmen İran’da bilim ve ilimde gözle görülür ilerlemeler yaşanmıştır. İran bilginin yeni bir çağı ile karşı karşıya ve yaptırımların ardından bu ülke bilimsel ilerlemenin zirvesine yerleşecektir.

İran’a karşı adaletsiz yaptırımlara rağmen İran, bilimsel göstergeler alanında dünya çapında önemli seviyelere ulaşmıştır, üstelik potansiyel ve mevcut bilimsel kapasiteler ile uzman kadro açısından beklenmeyen ilerlemelere imza atmıştır. Genel olarak İran’ın nano ve kök hücre teknolojilerinde üstün konumu, bilgi üretim alanında dünya 16.si olmak, nükleer enerji teknolojisine ulaşmak, hava ve uzay alanlarında İranlı bilim adamlarının başarıları, tıp ve ilaç alanlarındaki ilerlemelerini, İslam cumhuriyetinin, İslam inkılabı zaferi ardından kazandığı en önemli başarıları olduğu söylenebilir.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.